Çorlu Tren Katliamında Hayatını Kaybedenler Anıldı

Uzunköprü – Halkalı seferini yapan 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu yolcu treni, 8 Temmuz 2018 tarihinde Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi’nden saat 17:15’te geçtiği sırada yağış nedeniyle toprak menfezin rayların altından kayması sonucu raylardan çıkmış ve 5 yolcu vagonu devrilmişti. Meydana gelen faciada 25 kişi hayatını kaybetmiş 340 kişi yaralanmıştı.

Çorlu Tren Katliamında Hayatını Kaybedenler Anıldı
10 Temmuz 2021 - 07:43
Çorlu Tren Katliamında Hayatını Kaybedenler Anıldı

Uzunköprü – Halkalı seferini yapan 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu yolcu treni, 8 Temmuz 2018 tarihinde Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi’nden saat 17:15’te geçtiği sırada yağış nedeniyle toprak menfezin rayların altından kayması sonucu raylardan çıkmış ve 5 yolcu vagonu devrilmişti. Meydana gelen faciada 25 kişi hayatını kaybetmiş 340 kişi yaralanmıştı.

Yaşanan facianın 3. yıl dönümünde hayatını kaybedenler Çorlu Belediyesi tarafından yaptırılan anıtta düzenlenen törenle anıldı.

Sarılar Mahallesi meydanında toplanan aileler ‘Hak, Hukuk, Adalet, Kaza değil cinayet’ sloganlarını atarak anıta geldi. Facianın yaşandığı dönemde görevli olan ve acılı ailelerce yargılanmaları istenen Ulaştırma Bakanı Mehmet Aslan, TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın, TCDD Genel Müdür Yardımcısı Ali İhsan Uygun ve TCDD Genel Müdür Danışmanı Mumin Karasu’nun resimlerinin bulunduğu pankartlar raylara bırakıldı. Aynı hat üzerinde sefer gerçekleştiren yolcu treninin tören alanından geçtiği sırada yakınlarını kaybedenler gözyaşlarına boğuldu.
 
“BU BİR KAZA DEĞİL, BU BİR CİNAYET, BU BİR VAHŞET”

Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, “3. Yılı bugün 8 Temmuz 2018 yılında yine neredeyse aynı saatlerde bir kaza gerçekleşti. O gün bu gündür aileler 25 yaşamın yitiren insanımızın ailesi adalet arıyor. Türkiye’nin dört bir yanında hak, hukuk, adalet sloganını attılar ve hala adalet gerçekleşmiş değil. Tabi bugün öğlen Uzunköprü’de bir anıt açtık. Bu tren Uzunköprü’den hareket etmişti ve burada Sarılar’da kaza lafını kullanmak ikinci günden itibaren bizim için doğru değildi. Çünkü bir ailenin söylediği çok bilgece bir laftı, ‘Bu bir kaza değil, bu bir cinayet, bu bir vahşet’ , ‘Kaza bilmeden olur, kaza yanlışlıkla olur’ diyordu. Bu kaza değil bile bile önlem almayarak adeta kasten olan bir olay demişti. Dava süreci ilerledikçe bunu tekrar tekrar gördük. İhmal değil ihmaller silsilesi var ve Ankara’da genel müdürlükle ilgili hukuk bunu çıkaracaktır sorumlular var. Ailelerin bir nebzede olsun yüreğinin acısı dinmesi için, hakkın, adaletin yerini bulması lazım. Adaletin tecelli etmesi lazım. Diğer taraftan bu anıtlar bu yaşadığımız acıların bir daha yaşanmaması için, unutturmamak için son derece yararlı bizde o gün nasıl buradaysak, her yıl bu acıyı yaşayanların yanında saf tutarak, acıyı yaşatanların hukuk karşısında ceza alması için destek olduk olmaya devam edeceğiz. Çünkü acısız, dertsiz, daha güzel bir dünya mümkün ve insanlık daha iyi bir geleceği hak ediyor. Bunu başarabiliriz, bunu yapabiliriz tabi hatalardan ders çıkararak ve yanlışları unutmayarak” dedi.

“3 YILDIR BİR ŞEY DEĞİŞMEDİ!”
Uzunköprü Belediye Başkanı Özlem Becan, “Kazanın meydana geldiği dönem ben ilçe başkanıydım biliyorsunuz tren Uzunköprü’den kalktı çoğu kayıpta 25 kaybımızın çoğu da Uzunköprü’den inanın kıyamet gibi bir gündü bizim için 3 yılda neler değişti aslında hiçbir şey değişmedi başladığımız yerdeyiz. Ama ilk günden beri ailelerle öyle bir kenetlendik ki, onların adalet arayışını o kadar haklı bulduk ki, içlerinde ki ateşin sönmediğini, küllenmediğini, yaralarının kapanmadığını gördük bu 3 yılın sonunda. Bizim onlar için yapabileceğimiz en önemli şey bu mücadelelerine destek olmak onların yanlarında olmak adalet arayışlarında. Bizde Uzunköprü’de elimizden geleni yapıyoruz. Bugün o adalet arayışlarının bir sembolü olsun diye o kara trenin kalktığı alana İstasyon Mahallemize, Demirtaş Mahallemize bir anıt diktik. Bugünde yine kazanın olduğu yerdeyiz, aynı duygular içerisindeyiz nasıl ki o akşam haber geldiğinde hepimiz koştuk buralara geldik, yakınlarını arayan ailelerin yanında olduk. Çok üzgünüz diyecek çok bir şey de yok aslında mutlaka bütün bir yıl onlar için zor geçiyor ama yılın en zor saatleri şu saatler. Ben tekrar sabırlar diliyorum umarım en kısa zamanda gerçek suçluların hesap vermesini yargı önünde hesap vermesini diliyorum. Çünkü bu ailelerin acıları başka türlü azalmayacak” dedi.  

“ADALETİN BİRAN EVVEL TECELLİ ETMESİNİ İSTİYORUZ”
Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, “3 yıl sonra yine aynı noktadayız bugün 25 canı kaybettik, cinayet gibi bir kaza oldu. 3 yıldır aileler kaybettikleri çocukları, anneleri, kardeşlerinin adaletin tecelli etmesini bekliyorlar onlarla her yıl olduğu gibi beraberiz. Hep birlikte kaybettiğimiz canlarımı anacağız. Adalet biran evvel tecelli etsin arzu ediyoruz 7. duruşma oldu, dönem dönem iyimser olduğumuz şeylerle de karşılaşıyoruz ama 3 sene az bir zaman değil, hakimlerimiz, savcılarımız hep Türk milleti adına karar veriyorlar biliyorsunuz bizim milletimiz vicdanlıdır o vicdani hissiyatlara uygun bir kararın mümkün olduğu kadar çabucak verilmesini arzu ediyoruz. Biz Çorlu Belediyesi olarak, meclis üyerlerimizle, arkadaşlarımızla ailelerimizin daha öncede yanındaydık yine yanındayız. Unutturmamak içinde anıtımız var her yıl olduğu gibi bu yılda beraberiz” dedi. 

“3 YILDIR NASIL ADALET BULAMIYORUM”
Kızını, iki kız kardeşini ve 6 aylık yeğenini yaşanan faciada kaybeden Zehra Bilgin, “Bugün 3. yıldönümü. En çok canımı yakan kaybettiklerimden çok adaleti bulamamamın acısı var içimde şuanda. Dördünü gömmeyi artık oldu dedim, ihmal sonucu oldu. Nasıl yani bu adaleti 3 yıldır bulamıyorum. Bu Türkiye’nin utanç kaybı, şu raylara attığım dört kişiyi yargılamaları gerekiyordu, karşıma getirmeleri gerekiyordu ama biz 3 yılda bir arpa boyu yol alamadık yani adaletin olmadığını gördüğüm zaman daha çok canım yandı. Hem evladımı, hem kız kardeşlerimi, hem yeğenimi, hem de adaletimi kaybettim onun için çok üzgünüm” dedi.

“HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İKTİDARIN GÜCÜNÜN ALTINDA KALDI”
Tren faciasında eski eşi ve oğlunu kaybeden Mısra Öz, “Ne yazık ki biz ülkemizde hukukun üstünlüğünden bahsetmek isterdik ama hukukun üstünlüğü iktidarın gücünün altında kaldı ve adalet rayların altında kaldı. Biz 3 yıldır bunları görüyoruz. 3 yıl geçti bin 96 günündeyiz ilk gün ki gibi şuan da onların nasıl can verdiklerini düşünerek onları anmak için katliamın yaşandığı yere geldik. Yaşadığımız hissettiğimiz acının boyutu yok tarifi de yok. Çünkü bu herhangi bir ölüm değil bu birilerinin ihmali yüzünden insanların feci şekilde can verdiği bir katliam. O gün sarılar köyü bu katliamla karanlık bir köye döndü ve hala da öyle benim gözümde. Çok üzgünüm söyleyebilecek hiçbir sözüm yok. Adalet gelene kadar bu davadan Çorlu’yu unutturmadan devam edeceğiz mücadelemize çünkü bir gün gerçek sorumlular yargı önüne gelecekler” dedi.
                                                                                                                                                           Rahim Taşkın

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum